16 Kasım 2016 Çarşamba

Haziran Ayında Okuduklarım



Bu ayı 10 kitap ve 1 manga ile kapatmışım :') Bu ayın favorisini seçmekte oldukça zorlanıyorum çünkü okuduğum kitapların neredeyse hepsini çok sevdim. Ama sanırım Tüm Sırların Sahibi Kız, Scarlet, Suzan Defter aralarından bir tık daha sıyrılıyor. Aslında Fangirl de var ama bu kadar favori çok oldu gibi :')



Fangirl: 
Bu kadının anlatımında bir şey var. Sayfalar çevrilirken merak uyandıracak çok fazla şey olmasa bile o kitabı elinizden bırakamıyorsunuz. Mükemmel olmayan karakterler bir araya gelince mükemmel bir kitap ortaya çıkıyor her seferinde. Rowell kesinlikle çok zeki bir kadın. Bir kitabın içinde üç kitaptan kesitler sunmak herkesin yapabileceği bir şey değil bence. Hem Fangirlü yazıyor, hem Simon ve Baz'ın orjinal hikayesini hemde fanfictionı olan Yola Devam'ı ( Carry On ). İnanılmaz keyif alarak okudum açıkçası. Ve çoğu kişinin okurken sıkıldığı Simon ve Baz'ın hikayesine bayıldım. Ayrıca kitaptaki karakterlerde özellikle de Cath'de kendimi buldum desem yeridir. 5/5



15 Kasım 2016 Salı

Reading Slumptan Kurtaracak Kitap Önerileri

    Bugüne kadar reading slumptan nasıl kurtulurum sorusu altında çok fazla öneri yazılıp çizildi. O yüzden ben size bu yazımda bir yöntem sunmayacağım. Google da arattığımızda bile karşımıza o kadar çok seçenek çıkıyor ki. Her insanın bunu atlatma şekli farkı bana göre fakat bunlara biraz göz attığımızda bizde işe yarayacak bir tane kesin buluruz. 


Ben size okuyamama halinize ilaç gibi gelecek, su gibi akıp giden kitaplar önereceğim sadece. Çünkü ben genelde bu yöntemi kullanıyorum. Okuyamamaya başladığımı hissettiğimde, kitabı elime alasım gelmediğinde hemen akıcı olacağını düşündüğüm hatta yorumlarda akıcı olduğu belirtilen kitaplardan birisini elime alıyorum ve onu okuyorum. 

Bu bende inanılmaz işe yarıyor çünkü akıcılığı sayesinde 400 sayfalık bir kitabı bile bir gün içerisinde bitirebiliyorum. ( Bknz. Izabel ) Kitap bu kadar çabuk bitince size de bir azim geliyor haliyle. Hele birde kitap güzelse tadından yenmez.

O yüzden bende size benim reading slump dönemlerimde bana iyi gelen kitaplardan öneriler yapmaya karar verdim. Kendinize uygun türü seçerek bu illetten kurtulmak sizin elinizde :')

14 Kasım 2016 Pazartesi

Kitap Yorumu | Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor - Beate Teresa Hanika

Orijinal Adı: Rotkäppchen muss weinen
Türkçe: Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor
Yazarı: Beate Teresa Hanika
Yayınevi: ON8 Yayınları
Sayfa Sayısı: 212




Büyükbabasının elleri neden bu kadar büyük Malvina’nın?
Babam bu sabah odama geldi; oda kapısını çok kararlı bir hareketle arkasından kapadı ve çalışma masamın sandalyesine oturdu. Tuhaf bir görüntüydü bu, çünkü oraya hiç oturmaz, odama neredeyse hiç gelmez. Bir süre yatağımın üzerindeki posterlere baktı, beğendiğim şarkıcıların posterlerine. Lizzy ile benim fotoğraflarımıza ise özellikle uzun uzun baktı, bir arkadaşımın olduğu daha önce hiç dikkatini çekmemiş gibi.
“Demek meşhur Lizzy bu,” dedi ve sadece “Lizzy” ya da “en iyi arkadaşın Lizzy” değil de “meşhur Lizzy” demesi hiç hoşuma gitmedi.

İlgisiz annesi, gözü erkeklerden başka bir şey görmeyen ablası, çok iyi anlaştığı ancak artık şehir dışındaki üniversiteye gittiği için hafta sonları dışında göremediği ağabeyi ve dediğim dedik babası, Malvina’nın, hayatındaki en büyük sorunun yanına bile yaklaşamıyorlar. Genç kız, küçüklüğünden beri büyükbabasının tacizine uğradığını ailesine anlatmaya çalışıyor, ancak onu kimse dinlemiyor. En iyi arkadaşına söyleyemiyor, âşık olduğu çocuğa anlatamıyor; kimse onu anlamıyor. Bir kızın, ilk aşk heyecanının gölgesinde büyüyen kâbusunu, çaresizliğini aktaran kara bir masal!

1967 Almanya doğumlu Beate Teresa Hanika, bu kitabın taslağı olan “Malvina in der Seifenblase” (Sabun Köpüğünde Malvina) ile 2007’de Oldenburg Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Ödülü’nü aldı. 2010 Alman Gençlik Ödülleri’ne aday gösterilen yazar, Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor’la 2009 Bayern Eyaleti Sanat Ödülü ve 2010 Hans-im-Glück Ödülü’ne değer görüldü.


Mayıs Ayında Okuduklarım


Mayıs ayını 12 kitap ve 1 manga ile kapatmışım :') Ve ayın favorileri de İçimdeki Müzik ile Bizim Büyük Çaresizliğimiz oldu. 

Silber 2 :  Bu kadın her seferinde pamuk şekeri gibi tatlı anlatımı ile beni mest ediyor. Gerçekten Kerstin Gier'i çok seviyorum. İlk kitabı çok keyif alarak okumuştum, herkesin kendine ait rüya kapısı olması fikri bana muhteşem gelmişti. Hala da öyle geliyor, kendi rüya kapımı hala arıyorum :') Su gibi akıcı, tatlı kitapları sevenlere tavsiyemdir. 4/5

Karmakarışık :  Kitap boyunca devamlı güldüm. Drew o kadar komik bir karakter ki kendinizi onu sevmekten alamıyorsunuz. Evet aklı fikri sekste ama ne yapalım biz onuda böyle sevdik :') Kitapta o kadar güzel ve yerinde benzetmeler vardı ki. Kitap boyunca en çok sevdiğim şeyde sanırım Drew'un tespitleri oldu. Evet klasik bir konu, klişe bir şekilde bir kadına aşık olup hayatı değişen bir adamın hikayesi. Ama kitabın anlatımı harika. Eğlenceli, komik ve çok keyifli. +18 kitaplardan rahatsız olmuyorsanız mutlaka okuyun. 5/5 

Kan ve Tuz : Başlarda gerçekten kendimi olayların pat diye içinde bulmuş gibi hissettim. Devamlı ne oldu ne olacak derken esrar perdesi büyüdü. Ve gerçekten çok ilginç şeyler oldu. Kızılderili kabilesini okumak bana inanılmaz keyif verdi. Bu tarz şeyleri okumayı çok seviyorum. Ve kurguyu gerçekten çok sevdim. Benim için tek sıkıntı olayların pat diye içine dalmış olmaktı. Onun dışında çok güzeldi. 4/5

11 Kasım 2016 Cuma

TÜYAP Önerileri



 

  Hazır 12 - 20 Kasım 2016 tarihleri arasında yapılacak 35. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı da gelmişken TÜYAP için öneriler yapayım dedim :')


   Ben bu senede TÜYAP'a katılamayacağım ne yazık ki ve yine çatlaya çatlaya fotoğraflarınıza bakacağım. Bir kaç gün sosyal medyadan uzak mı dursam diyorum :D

   Şaka bir yana oraya gelemesem de size bir kaç kitap, yazar önerisi yapmak istedim. Lafı fazla uzatmadan listemi aşağıya bırakıp gidiyorum :')

9 Kasım 2016 Çarşamba

Nisan Ayında Okuduklarım



Nisan ayını 9 kitapla kapatmışım :') Kitaplardan birisi varki fotoğrafa dahi koymak istemiyorum. Kendisi ile ilgili pek hoş düşüncelere sahip olmadığım 'Deli' kitabı. 
Benimle Asla Tanışamayacaksın da ayın favorisi oldu :')

Benimle Asla Tanışamayacaksın:  Kitabın arka kapak yazısını okuduğum andan itibaren kitabı seveceğimi bir şekilde biliyordum. Ama bu kadar etkileneceğimi asla tahmin edemezdim. Karakterler beni duvardan duvara çarptı sanki, bittiğinde üzerimde öyle bir ağırlık vardı.Kitap boyunca Ollie ile Moritz'in birbirlerine yazdıkları mektupları okuyoruz. Dostluklarını, birbirlerine uzaktan bile nasıl yardımcı olduklarını. Sonlara doğru sayfaları çevirirken hayretler içerisindeydim. Böyle sırlar beklemiyordum. Ama kesinlikle çok hoşuma gitti. Ve kendisi 2016 favorilerim arasında yerini aldı. 5/5

Dünyanın En Şanslı Kızı: Kitapta içime sinmeyen bir şeyler vardı. Ne yazık ki severek okuyamadım. Yazarın dili bana biraz tuhaf geldi. Hatta kitabın ilk 50 sayfasında ne olup ne bittiğini anlamakta baya zorlandım ve kendimi salak gibi hissettim. Bana hitap etmeyen bir kitaptı maalesef. 2/5

Kitap Yorumu | J.A.Redmerski - Sarai - Izabel ( Katiller Çetesi 1 - 2 )


Orijinal Adı: Killing Sarai    
Türkçe: Sarai
Yazarı: J.A.Redmerski
Yayınevi: Ephesus Yayınları
Sayfa Sayısı: 416


Orijinal Adı: Reviving Izabel   
Türkçe: Izabel
Yazarı: J.A.Redmerski
Yayınevi: Ephesus Yayınları
Sayfa Sayısı: 368




Sarai Arka Kapak

The New York Times, USA Today ve The Wall Street Journal'ın çok satan yazarı J.A. Redmerski'den tutkunun ve hayatta kalma mücadelesinin romanı… 

Sarai henüz on dört yaşındayken annesi tarafından Meksika'daki bir uyuşturucu baronunun yanında yaşamaya zorlanmıştır. Fakat Sarai, normal bir hayatın ne demek olduğunu unutmasına rağmen, zorla alıkonulduğu evden kaçma umudunu da hiç yitirmemiştir. Soğukkanlı bir katil olan Victor da tıpkı Sarai gibi çocukluğundan beri hep ölüme ve şiddete tanık olmuştur. Victor öldüreceği yeni hedefiyle ilgili bilgi almak için Sarai'ın bulunduğu yere geldiğinde genç kız ,buradan kaçabilmek için elindeki tek fırsatın bu adam olduğunu anlar. Ne var ki, işler Sarai'ın planladığı gibi gitmez ve tehlikeli bir adamın elinden kaçarken, kendini Tucson'a giden bir kamyonun arkasında değil, bambaşka tehlikelerin içinde bulur. 

Firar sırasında Victor içgüdülerinin etkisindeki kişiliğinden sıyrılır, vicdanının sesini dinler ve Sarai'a yardım etmeye karar verir. Çift birbirine gittikçe yakınlaşırken, Victor kızı korumak için her şeyini, hatta herkes gibi Sarai'ın ölmesini isteyen erkek kardeşi Niklas'la aralarındaki ilişkiyi bile tehlikeye atar. Victor ve Sarai birbirlerine olan güvenlerini arttırırken, aralarındaki uyuşmazlıklar da zamanla azalmaya başlar. Peki Victor'un kaba kuvvete dayanan yetenekleri ve tecrübesi Sarai'ın hayatta kalmasına yetecek midir? Bu kitap Sarai ve Victor'un hikâyesidir.

"Beş yıldız!"
-The Book Enthusiast -

"Bu seri inanılmaz."
-Smi Book Club-

8 Kasım 2016 Salı

Mart Ayında Okuduklarım

Mart ayından beri herhangi bir yorum giremediğim için her ay okuduklarımı kısa kısa yazmaya karar verdim :') 
İçlerinden bazılarına ise uzun uzun yorumlar gireceğim. Eğer paylaştıklarımdan herhangi birinin yorumunu daha detaylı merak ederseniz yorum bırakabilirsiniz, bende onun yorumunu girerim böylece :')
O zaman ilk olarak Mart ayında okuduklarım ile başlayalım.


    Mart ayında 10 kitap okumuşum ve bakınca okuduğum kitapların çoğunu sevmişim aslında. Ama Her Şey ve 5.Dalga ayın favorileri net olarak. Her Şey'in yorumunu buradan okuyabilirsiniz :')



Ben, Earl ve Ölen Kız: Beklentimi çok yüksek tuttuğumdan mıdır nedir sevemediğim kitaplardan. Anlatım tarzı da pek bana hitap etmiyordu açıkçası. Yaşım daha küçük olsa belki daha çok sevebilirdim. Seveni de çok fazla olsa da benlik değildi :') 2/5



Meleklerin Kanı: Çevirisi facia olup kendisi çok güzel olan canım kitap. Bir kitabın çevirisi anca bu kadar kötü olabilirdi sanırım. Çeviriyi göz ardı edersek çok severek okuduğum bir kitap oldu. Konusu oldukça merak uyandırıcıydı. Ve şunu diyebilirim ki melekler ve vampirleri daha önce hiç böyle okumadık :') Çevirisinden dolayı bir puan kırarak kitaba 4/5 vermiş bulunmaktayım.


Kitap Yorumu | Genç Elitler - Marie Lu

Orijinal Adı: The Young Elites
Türkçe: Genç Elitler
Yazarı: Marie Lu
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 368



ONLAR HAYATTA KALANLAR, LİDERLER, SAVAŞÇILAR.
ONLAR GENÇ ELİTLER.
 
Adelina Amouteru, ölümcül bir hastalıktan kurtulmuştur. On yıl önce ülkesini kasıp kavuran kanlı humma vücudunda tuhaf izler bırakmıştır. Fakat hastalığı atlatanların bazılarında, başka şeyler de kaldığı rivayet edilmektedir… Gizemli ve sıradışı yeteneklere kavuştuklarına inanılan bu insanların kimlikleri gizlidir ancak onlara Genç Elitler denmeye başlamıştır.
Teren Santoro, Kral için çalışmaktadır. Engizisyon Mihveri’nin lideri olarak görevi, tehlikeli olduğuna inandığı Genç Elitler’i bulmak ve onlar ülkeyi yok etmeden onları yok etmektir ama aslında Teren hepsininkinden büyük bir sır saklamaktadır.
Enzo Valenciano, Hançer Cemiyeti üyesidir. Bu gizli Genç Elit grubu, kendilerinden olanları Engizisyon Mihveri’nden önce bulmaya çalışmaktadır ama Adelina’yı bulduklarında onun şimdiye dek görmedikleri güçlere sahip olduğunu keşfedeceklerdir.
Birbirinden apayrı savaşlar sürdüren bu üçlünün yolları hiç beklenmedik şekilde kesişecektir. Ancak hepsinin emin olduğu tek şey vardır: Karanlık bir intikam ve yok etme arzusuyla yanıp tutuşan Adelina’nın güçlerine bu dünyada yer yoktur.
 

back to top