19 Aralık 2016 Pazartesi

Kitap Yorumu | Harry Potter ve Lanetli Çocuk - J.K. Rowling, JackThorne, John Tiffany

Orijinal Adı: Harry Potter and The Cursed Child
Türkçe: Harry Potter ve Lanetli Çocuk
Yazarı: J.K. Rowling, Jack Thorne, John Tiffany
Yayınevi: YKY
Sayfa Sayısı: 359




Sekizinci hikâye. On dokuz yıl sonra...

Harry ait olduğu yerde durmayı reddeden bir geçmişle boğuşurken, en küçük oğlu Albus da istemediği bir aile mirasının yükünü omuzlarında taşımakta zorlanır. Geçmişle gelecek uğursuzca iç içe geçerken hem baba hem oğul tedirgin edici bir gerçeği, bazen karanlığın beklenmedik yerlerden geldiğini öğrenir.

"Harry Potter ve Lanetli Çocuk", J.K. Rowling, John Tiffany ve Jack Thorne'a ait yeni bir özgün hikâyeden yola çıkarak Jack Thorne'un yazdığı yeni bir oyun. Bu oyun sadece sekizinci Harry Potter hikâyesi değil, aynı zamanda tescilli olarak sahneye koyulan ilk Harry Potter hikâyesi. 30 Temmuz 2016'da Londra West End'de gerçekleşen prömiyerin hemen ardından Sahne Metni Özel Baskısı, dünyanın dört bir yanındaki okuyucuları Harry Potter, arkadaşları ve ailesinin devam eden yolculuğuyla buluşturuyor.
 




     Kitap bittiğinde bu kitap için yapılan kötü yorumların sebebini anlamaya çalıştım önce, anlayamadım tabi. Sonra derin bir nefes çektim ve 'inanılmaz özlemişim be' dedim. Çünkü gerçekten bu dünyayı inanılmaz özlemişim.

16 Kasım 2016 Çarşamba

Haziran Ayında Okuduklarım



Bu ayı 10 kitap ve 1 manga ile kapatmışım :') Bu ayın favorisini seçmekte oldukça zorlanıyorum çünkü okuduğum kitapların neredeyse hepsini çok sevdim. Ama sanırım Tüm Sırların Sahibi Kız, Scarlet, Suzan Defter aralarından bir tık daha sıyrılıyor. Aslında Fangirl de var ama bu kadar favori çok oldu gibi :')



Fangirl: 
Bu kadının anlatımında bir şey var. Sayfalar çevrilirken merak uyandıracak çok fazla şey olmasa bile o kitabı elinizden bırakamıyorsunuz. Mükemmel olmayan karakterler bir araya gelince mükemmel bir kitap ortaya çıkıyor her seferinde. Rowell kesinlikle çok zeki bir kadın. Bir kitabın içinde üç kitaptan kesitler sunmak herkesin yapabileceği bir şey değil bence. Hem Fangirlü yazıyor, hem Simon ve Baz'ın orjinal hikayesini hemde fanfictionı olan Yola Devam'ı ( Carry On ). İnanılmaz keyif alarak okudum açıkçası. Ve çoğu kişinin okurken sıkıldığı Simon ve Baz'ın hikayesine bayıldım. Ayrıca kitaptaki karakterlerde özellikle de Cath'de kendimi buldum desem yeridir. 5/5



15 Kasım 2016 Salı

Reading Slumptan Kurtaracak Kitap Önerileri

    Bugüne kadar reading slumptan nasıl kurtulurum sorusu altında çok fazla öneri yazılıp çizildi. O yüzden ben size bu yazımda bir yöntem sunmayacağım. Google da arattığımızda bile karşımıza o kadar çok seçenek çıkıyor ki. Her insanın bunu atlatma şekli farkı bana göre fakat bunlara biraz göz attığımızda bizde işe yarayacak bir tane kesin buluruz. 


Ben size okuyamama halinize ilaç gibi gelecek, su gibi akıp giden kitaplar önereceğim sadece. Çünkü ben genelde bu yöntemi kullanıyorum. Okuyamamaya başladığımı hissettiğimde, kitabı elime alasım gelmediğinde hemen akıcı olacağını düşündüğüm hatta yorumlarda akıcı olduğu belirtilen kitaplardan birisini elime alıyorum ve onu okuyorum. 

Bu bende inanılmaz işe yarıyor çünkü akıcılığı sayesinde 400 sayfalık bir kitabı bile bir gün içerisinde bitirebiliyorum. ( Bknz. Izabel ) Kitap bu kadar çabuk bitince size de bir azim geliyor haliyle. Hele birde kitap güzelse tadından yenmez.

O yüzden bende size benim reading slump dönemlerimde bana iyi gelen kitaplardan öneriler yapmaya karar verdim. Kendinize uygun türü seçerek bu illetten kurtulmak sizin elinizde :')

14 Kasım 2016 Pazartesi

Kitap Yorumu | Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor - Beate Teresa Hanika

Orijinal Adı: Rotkäppchen muss weinen
Türkçe: Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor
Yazarı: Beate Teresa Hanika
Yayınevi: ON8 Yayınları
Sayfa Sayısı: 212




Büyükbabasının elleri neden bu kadar büyük Malvina’nın?
Babam bu sabah odama geldi; oda kapısını çok kararlı bir hareketle arkasından kapadı ve çalışma masamın sandalyesine oturdu. Tuhaf bir görüntüydü bu, çünkü oraya hiç oturmaz, odama neredeyse hiç gelmez. Bir süre yatağımın üzerindeki posterlere baktı, beğendiğim şarkıcıların posterlerine. Lizzy ile benim fotoğraflarımıza ise özellikle uzun uzun baktı, bir arkadaşımın olduğu daha önce hiç dikkatini çekmemiş gibi.
“Demek meşhur Lizzy bu,” dedi ve sadece “Lizzy” ya da “en iyi arkadaşın Lizzy” değil de “meşhur Lizzy” demesi hiç hoşuma gitmedi.

İlgisiz annesi, gözü erkeklerden başka bir şey görmeyen ablası, çok iyi anlaştığı ancak artık şehir dışındaki üniversiteye gittiği için hafta sonları dışında göremediği ağabeyi ve dediğim dedik babası, Malvina’nın, hayatındaki en büyük sorunun yanına bile yaklaşamıyorlar. Genç kız, küçüklüğünden beri büyükbabasının tacizine uğradığını ailesine anlatmaya çalışıyor, ancak onu kimse dinlemiyor. En iyi arkadaşına söyleyemiyor, âşık olduğu çocuğa anlatamıyor; kimse onu anlamıyor. Bir kızın, ilk aşk heyecanının gölgesinde büyüyen kâbusunu, çaresizliğini aktaran kara bir masal!

1967 Almanya doğumlu Beate Teresa Hanika, bu kitabın taslağı olan “Malvina in der Seifenblase” (Sabun Köpüğünde Malvina) ile 2007’de Oldenburg Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Ödülü’nü aldı. 2010 Alman Gençlik Ödülleri’ne aday gösterilen yazar, Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor’la 2009 Bayern Eyaleti Sanat Ödülü ve 2010 Hans-im-Glück Ödülü’ne değer görüldü.


Mayıs Ayında Okuduklarım


Mayıs ayını 12 kitap ve 1 manga ile kapatmışım :') Ve ayın favorileri de İçimdeki Müzik ile Bizim Büyük Çaresizliğimiz oldu. 

Silber 2 :  Bu kadın her seferinde pamuk şekeri gibi tatlı anlatımı ile beni mest ediyor. Gerçekten Kerstin Gier'i çok seviyorum. İlk kitabı çok keyif alarak okumuştum, herkesin kendine ait rüya kapısı olması fikri bana muhteşem gelmişti. Hala da öyle geliyor, kendi rüya kapımı hala arıyorum :') Su gibi akıcı, tatlı kitapları sevenlere tavsiyemdir. 4/5

Karmakarışık :  Kitap boyunca devamlı güldüm. Drew o kadar komik bir karakter ki kendinizi onu sevmekten alamıyorsunuz. Evet aklı fikri sekste ama ne yapalım biz onuda böyle sevdik :') Kitapta o kadar güzel ve yerinde benzetmeler vardı ki. Kitap boyunca en çok sevdiğim şeyde sanırım Drew'un tespitleri oldu. Evet klasik bir konu, klişe bir şekilde bir kadına aşık olup hayatı değişen bir adamın hikayesi. Ama kitabın anlatımı harika. Eğlenceli, komik ve çok keyifli. +18 kitaplardan rahatsız olmuyorsanız mutlaka okuyun. 5/5 

Kan ve Tuz : Başlarda gerçekten kendimi olayların pat diye içinde bulmuş gibi hissettim. Devamlı ne oldu ne olacak derken esrar perdesi büyüdü. Ve gerçekten çok ilginç şeyler oldu. Kızılderili kabilesini okumak bana inanılmaz keyif verdi. Bu tarz şeyleri okumayı çok seviyorum. Ve kurguyu gerçekten çok sevdim. Benim için tek sıkıntı olayların pat diye içine dalmış olmaktı. Onun dışında çok güzeldi. 4/5

back to top